Kırgın
Yıldızların önünde duruyor kalabalık Her şey sona ermiş bir gecede Her şey nihayete ermiş Öyle ki; Geyik inmiş şehre Kediler sahiplenmiş köprüleri Ayrık otları sarmış betondan imal edilen devleri. – Yıldızların altında Bir… Okumaya devam et
Yıldızların önünde duruyor kalabalık Her şey sona ermiş bir gecede Her şey nihayete ermiş Öyle ki; Geyik inmiş şehre Kediler sahiplenmiş köprüleri Ayrık otları sarmış betondan imal edilen devleri. – Yıldızların altında Bir… Okumaya devam et
Kim kurtaracak gökyüzünde mahsur kalmış martıyı Vişne ağacının tepesinde Yükseklik korkusu olan kediyi kim kurtaracak Karanlıkta yolunu bulamayan yarasayı Suda boğulan balığı Gökdelenleri kim kurtaracak – Plastikleşmiş gövdemle ve Artık atmayan kalbimle beni… Okumaya devam et
Bir sefere çıkmalıyız seninle. Bir atın sırtında bozkıra selam durarak Kutsamalıyız tütün işçilerini. Tütün toplayan kadınlar selamlamalı Çocukları alkışlarla peşimizden koşmalı bizim. Şahlanan ata yaptığım haksızlığa inat Yörüklerin çadırlarında akşam kahvesi içmeliyiz. Kuduz… Okumaya devam et
“+ Kayboldum ⁃ lgnoramus + ve kendimi yeniden bulduğumda ⁃ lgnoramus + aradığım hissin ⁃ lgnoramus + bu dünyada olmadığını biliyorum artık. ⁃ lgnoramus et ignorabimus” … Kayboldum Gürültüler arasında; Şehrin gürültüsü, onun… Okumaya devam et
Duygu yok baktığım hiçbir yerde. Geceleri yaktığım gaz lambasında, Ekmek kırıntıları yiyen serçelerde, Yaz günleri şehre inen Karpuz kamyonlarında İmge yok. Ve hepimiz biliriz ki bunu Bu bir haklı fesih sebebidir Bakiye ömrünü… Okumaya devam et
Bak! Yıldızlar orada, Gece orada, tenekede yakılan ateş orada. Arayışlar, ayinler, süngüler orada Orada yani şiirlerin yazıldığı meydanda. Düşün! “Yıldızlar bizi terkederse bir gün” diye korkan adamı düşün. Kurnalarda yaralarını temizleyen çocuğun Acılarına… Okumaya devam et
Kış günlerinin karanlık ve isli sokaklarından geçiyordum Hava kararınca çalan zillerle okul çıkışlarında Yazılmayan gerekçeli kararlarla devlet dairelerinde Elinde bir torba kömürle ay sonu hesaplarında bekliyordum seni Sen yoktun. Sobayı yakmak… Okumaya devam et
Ötede güneş; İnsanlardan ve doğurganlıktan uzakta Yalnızlıkla eşleşmiş devasa bir bütün -Hiçbir şeyin olamayacağı kadar bir bütün- Halinde Doğuyor uzak olduğu her şeyin üzerine. … Ötede güneş; Ve belirmiyor kimselerin yüz hattı havsalamda… Okumaya devam et
Eksik adamların ve yalnız kadınların kırk kat içe döndüğü, Kalbin kalple savaşa durduğu günün uğursuz saatlerinde, şüphe çekiyor sokak gezmelerim.. Öyle ya içimdeki cengin kılıç sesleri çınlıyor yüzümde Böğrüme saplanmış bir mızrağın acısıyla… Okumaya devam et
Yıllar önce bir kar zamanı kırılmıştı en son kalbim. Kuvvetli bir ses yankılanmaksızın titretmişti kulak zarımı. Kalın bir düdüklü tencere tok bir sesle ortadan ikiye yarılmıştı sanki. Büyük döngünün değirmencinin kızıyla başladığını zannediyordum… Okumaya devam et