Durulmuş Bir Nehrin Uğultusu
Serserilerin dişlerini söktük fakat
Geçmedi hoyrat gençliğin acı hatıraları
Koştuk, uykusuz kaldık, yenildik birçok kez.
Birçok kez uçurumlardan döndük seninle
Yurttan kaçış öyküleri, çözülmemiş geometri soruları
Ve yaşamak sancısı
Sallanıp durdu
Aklımın evren boşluğundaki enginliğinde
Tüm yaban öpüşlerde.
…
Sarp dağlardan geçmek gibiymiş
Yazdıklarını yaşamak.
Bilemedim.
Bilemedim nereye gitti gökteki yıldız
Dizdeki yara, Saros , Dolores.
…
Ve bilmekle mükellef kılındım;
Tütüne dair tüm zararları, neden?
…
Çocuk zamanı korkularım,
Vişne ağacı gölgesi, ilk aşkın heyecanı.
Tutun ve hırpalayın beni.
Beni siyah yarasaların olduğu akşamlara vurun
Bağırsın kavaktaki karga
Sallansın dedemin köstekli saati elinde
Bahçelere dadansın mahallenin piçleri
Değirmencinin kızı görünsün uzaktan
Gelmesin bizim sokağa
Geçmesin gece
Kuyuya düşsün çocuk
Kurtarmasın Kadriye.
…
Koştuk, uykusuz kaldık, yenildik birçok kez.
Birçok kez uçurumlardan döndük seninle.
Güzel kokulu bir kadına sarılmak hayali
Kaldı artık kuyunun dibinde.
Fakat üzülme.
Yaşamak deyip geçmek
Yaşamaktır bu denizde.